T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ANKARA / MAMAK - Türkoğlu İlkokulu

YARDIMLAŞMA

Sevgili Anne Babalar;

 

 YARDIMLAŞMA.

Soğuk bir kış gecesinde eve dönerken, sarhoşa benzeyen bir adam gördüm. Bir sağa bir sola yalpalıyordu. Ve yanındaki direğe sarılmıştı. Bir vitrine bakıyormuş gibi yaparak göz ucuyla onu seyrettim. Otuz yaşın üstünde

olmalıydı. Kendisine biraz daha sokuldum. Üstü başı son derece temizdi. Yanından geçen bazı kişiler, yüksek sesle konuşarak içki içmenin kötülüğünden bahsediyor, bazıları da alay edip gülüyorlardı.

Yavaşça yanına gidip:

-   İyi misiniz? diye sordum. Bir ihtiyacınız var mı? Dudaklarından, iniltiye benzeyen tek bir kelimeçıktı:

-   Hastayım!

Düşmemesi için, bir kolumu beline dolayarak taksi beklemeye koyuldum. Akşam vakitlerinde kesilen kar yağışı tekrar başlamış ve yavaş yavaş buzlanmaya başlayan yollarda, birbiriyle yarışan sokak köpeklerinin dışında bir hayat emaresi kalmamıştı. Araba bulmaktan ümidimi kestiğim sırada, yanımda bir taksi duruverdi. Şoföredurumu

anlatarak acele etmemiz gerektiğini söyledim. Hastamızı arka koltuğa yatırarak hastaneye götürdük ve verilen serum tamamlanana kadar başucunda bekledik. Nöbetçi doktor, hastayı en azından donmaktan kurtardığımızı ifade ediyor, genç adam ise, henüz konuşamadığı için, bize bakıp gülümsemekle yetiniyordu. Şoför de yanımdaydı. Hastamız bir süre sonra kendine geldi. Onu tekrar arabaya bindirip evine götürdük. Hastamızın eşi, onun sık sık şekerkomasına

girdiğinibildiğindenmüthişbirpaniğekapılmışveoğlunudaalaraksokağafırlamıştı.Bizigörünce koşarakyanımıza geldiler ve büyük bir sevinç içinde kucaklaştılar. Saatlerce süren yorgunluğumuzdan eser bile kalmamış, bizenasıl

teşekkür edeceğini şaşıran o ailenin mutluluğu karşısında gözlerimiz dolmuştu.

Ellerimize sarılarak bizi uğurladıklarında, şoföre borcumu sordum. Başını sallayarak:

-Borçlu değil, alacaklısın dostum! dedi. Çünkü böyle bir iyiliğe beni de ortak ettin. Ama belki de yirmi yıldır ağlamayı unutan bir adama bu güzel duyguyu hatırlattığın için, alacaklı duruma düştün.

O mert adamla kucaklaşıp ayrılırken, gecenin ayazını hissetmiyor ve evime yürüyerek dönmek istiyordum.

Kim bilir? Belki de yolumun üzerinde, yardımımı bekleyen bir insan daha bulabilirdim.

 

 

Yukarıdaki gerçek hikâye merhametin ve yardım etmenin önemini ve güzelliğini anlatması bakımından çok dikkat çekicidir. Her insanın dünyada yardıma ihtiyacı, yardım etmeye de fırsatı olacaktır. Ama bunu yaptıracak olan güç merhamet ve yardımseverliktir. Yardımsever çocuklar ülkemizin ve ailenizin geleceğini huzurlu kılacaktır.

 

Yardımseverlik duygusunu çocuklara kazandırmak için anne baba olarak nelere dikkat etmelisiniz:

1.      Çocuğunuzun yardımsever, merhametli, şefkatli, vicdan sahibi olmasını istiyorsanız öncelikle bunu sözlerinizle, davranışlarınızla gösterin. Çevrenize, komşularınıza yardımsever olun.Tabiatı,

hayvanları sevdirin. Karşılık beklemeden iyilik yapmanın bir erdem olduğunu anlatın.

2.      Aile içinde birbirinize şefkatli davranışlarda bulunarak model olun. Sevgi dolu ve sıcak bir aile ortamı içinde büyüyen çocuklar başkalarının duygularına daha duyarlıdır. Uyuyan yabancının üstünü örtün, çocuğunuz düştüğünde ona bağırmayın, ´çok mu acıdı?´ diyerek sarılıp acısını hissettiğinizi ona farkettirin.

3.      Çevrenizde yardımsever davranışlarda bulunun. Fakirlere, muhtaç olanlara yardım edin; küçülen kıyafetlerinizi, oyuncaklarınızı çocuğunuz ile birlikte seçipverin.

4.      Çocuğunuzun size yardımcı olmasına izin verin. Eline toz bezi verin, birlikte evin tozunu alın. Sofrayı hazırlama, bulaşık makinesini boşaltma, küçük kardeşiyle ilgilenme veya çöpleri atma gibi evle ilgili düzenli sorumluluklarverin.

5.      Tabiatı ona sevdirin. Tabiat ile bütünleşmesinde ona yardımcı olun. Evinizdeki çiçekleri sulama vazifesini verin. Çiçekleri koklayın ve hatta çiçeklerlekonuşun.

6.      Hayvanları sevdirin ve besleyin. Birlikte aç bir köpeği, susamış kediyi besleyin; artan yemeklerinizi poşetleyip sokaktaki hayvanlaraverin.

7.      Onun paylaşmanın güzelliğini, sevincini içinde hissetmesine vesile olun. Beslenme çantasına arkadaşlarıyla paylaşması için ara sıra sürprizlerhazırlayın.

8.      Düşünceli ve iyiliksever davranışları onun karakteriyle özdeşleştirin. "Sen yardımsever, güzel düşünen bir çocuksun"gibi.

9.      Davranışlarının başkaları üzerinden etkilerini anlatın. Arkadaşına zarar verdiğinde veya haksız bir davranışta bulunduğunda "Sen onun yerinde olsaydın ne hissederdin?" sorusunu sorun.Haksız

davranmasına izin vermeyin. Kurallarınızı açık ve net koyun.

10.  Duygularını anlayın ve ifade etmesinde yardımcı olun, duygularını anladığınızı ona hissettirin ve bol bol duygularıyla ilgili sözcükler kullanın. "Çok kızgın gözüküyorsun, bir şey mi oldu?"gibi...

11.  Akrabalarınızla ilişkilerinizi güçlendirin. Dayı, hala, amca, teyzeleriyle düzenli görüşmesine vesileolun.

12.  Karşılık beklemeden iyilik yapmanın bir erdem olduğunu ona davranışlarınızla ve sözlerinizle ifade edin. Siz de karşılık beklemeden iyilikleryapın.

13.  İyi çocukların yapacağı şeylerin listesini çıkarın, odasına asın. Yaptığı her iyiliğin muhakkak karşılık göreceğinianlatın.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 10.12.2018 - Güncelleme: 10.12.2018 11:53 - Görüntülenme: 949
  Beğen | 1  kişi beğendi